DEM Parti: Mayıs ayında yitirdiklerimiz yolumuzu aydınlatıyor 2025-05-18 11:31:14 HABER MERKEZİ - DEM Parti, Mayıs ayında hayatını kaybedenler devrimcilere dair "Türkiye devrim ve demokrasi mücadelesinin öncü kadroları, isimleriyle halkların belleğinde sarsılmaz bir yer tutan devrimciler yolumuzu aydınlatmayı sürdürüyor" açıklaması yaptı.  Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Merkez Yürütme Kurulu, Mayıs ayında hayatını kaybeden devrimcileri andı. Yapılan yazılı açıklamada, "Türkiye devrim ve demokrasi mücadelesinin öncü kadroları, isimleriyle halkların belleğinde sarsılmaz bir yer tutan devrimciler yolumuzu aydınlatmayı sürdürüyor. Türkiye toplumunun eşit, özgür, adil, demokratik ve bir arada yaşamı için mücadele eden ve bu uğurda yaşamını yitiren onlarca devrimci, sosyalist ve yurtsever hepimize büyük sorumluluk ve görevler bıraktı. Özellikle Mayıs ayında yitirdiklerimize karşı borcumuz büyüktür" diye kaydedildi.    Açıklamada, devamla şunlar ifade edildi: "Mayıs ayı, demokrasi ve devrim mücadelesinde sayısız ismin ölümsüzleştiği ayların başında geliyor. Bu uğurda hayatını kaybedenler ortak değerlerin ve gelecek güzel günlerin umudu olarak tarihin temiz sayfalarındaki yerlerini aldılar. Devrim ve sosyalizm mücadelesinin önder isimlerinden Deniz Geçmiş, Hüseyin İnan, Yusuf Aslan, İbrahim Kaypakkaya, Haki Karer, Dörtler ve daha adını sayamadığımız yüzlerce devrimci, Mayıs ayında tekçiliğe ve faşizme karşı direnerek yaşamını yitirdi.   6 Mayıs 1972’de katledilen Denizlerin idam sehpasına giderken söyledikleri “Yaşasın Türk ve Kürt Halklarının Kardeşliği” sözleri; kutuplaşmaya ve inkara karşı ortak mücadele çağrısı oldu ve hala mücadelemizi aydınlatıyor. 18 Mayıs 1973 tarihinde Diyarbakır zindanlarında devrim ve özgürlük ateşini harlayıp, inandıkları uğruna asla geri adım atmayan İbrahim Kaypakkaya, direnmenin adı olarak hem ortak hafızamızda yerini aldı hem de mücadele tarihine adını altın harflerle yazdırdı. 31 Mayıs 1971 tarihinde Sinan Cemgil ve arkadaşları, her türlü gericiliğe, tekçiliğe, kimliksizliğe karşı Nurhaklarda özgürlüğün ve direnmenin adı oldu. Türk ve Kürt halkının ortak mücadelesinde tereddütsüz yer alan ve bir komplo sonucu 18 Mayıs 1977 Antep’te katledilen Haki Karer, bu topraklardaki enternasyonalist mücadelenin tohumlarını attı. 12 Eylül 1980 askeri darbesinin tüm zulüm ve vahşetine karşı boyun eğmeyen ve tarih sayfalarında Dörtler olarak yer edinen Ferhat Kurtay, Mahmut Zengin, Eşref Anyık ve Necmi Öner, bedenleriyle özgürlük meşalesine dönüştü.    Her biri halklarımızın mücadelesinde onur abidesine dönüşen bu isimler ve adını sayamadığımız yüzlerce devrimci, halklarımızın ortak ve özgür geleceği için birer meşaleye dönüştü. Deniz, Gezmiş, Hüseyin İnan, Yusuf Aslan, İbrahim Kaypakkaya, Sinan Cemgil ve arkadaşları, Haki Karer ve Dörtler şahsında Mayıs ayında yitirdiğimiz tüm devrimcilerin anıları önünde saygıyla eğiliyoruz. Mirasları her daim mücadelemizde yaşayacaktır. Onların mücadele mirasını, bıraktıkları zafer umudunu büyüterek, demokrasiyi, özgürlüğü ve eşitliği bu topraklara mutlaka getireceğiz. Onlara en büyük sözümüz Barış ve Demokratik Toplumu inşa etmektir.”