Abdullah Öcalan’ın Özgürlük Yoldaşı: Rıza Altun

img

HABER MERKEZİ - PKK kongresinin Ali Haydar Kaytan ile birlikte atfedildiği Rıza Altun, kimliğini tanımaya başladığı ilk andan itibaren mücadele arayışında oldu. Apocularla tanışan Altun, Abdullah Öcalan tarafından “Özgürlük Yoldaşlığı”nın sembolü olarak tanımlanacak bir mücadelenin sahibi oldu.  

PKK, 12’nci Kongre’nin sonuç bildirgesinde, 25 Eylül 2019 tarihinde Rıza Altun’un yaşamını yitirdiğini açıkladı. Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın, PKK’nin öncü kadrolarından Rıza Altun’u “Özgürlük Yoldaşlığı” sembolü olarak kabul ettiği belirtildi. 
 
Rıza Altun, 1954 yılında Kayseri’nin Sarız ilçesine bağlı Küçükzebeçimen köyünde dünyaya gelir.
 
“Bizim köy bir sürgüne uğramış bir köydür. Zazaca konuşuyorlar, fakat Kürdistan’ın neresinden geldiğini tam olarak kimse bilmiyor. Zazacadan hareketle, Dersim, Bingöl yöresinden geldiği düşünülüyor. Fakat ne zaman geldikleri ve esas olarak hangi nedenle geldikleri tam olarak bilinmiyor. Kimsenin bilmediği bir tarihte önce Sivas’ın Kangal ilçesine yerleşmişler. Orada akrabaların bir kısmı kalmış, diğeri Sarız’ın Küçükebeçimen köyüne yerleşmişler.” 
 
Çocukluğu köyde geçen Altun, ailesiyle birlikte babasının çalışmak için sürekli bulunduğu Ankara’ya taşınırlar.
 
 “Babam Ankara’ya gittikten sonra 3 yıl sonra gelip beni götürdü. Ben 5-6 yaşındayken Ankara’ya taşındık. Köyden tümden ayrıldık. Her şeyimizi aldık, gittik Ankara’ya yerleştik. O zaman babam inşaatta çalışıyordu, bir ağabeyim orada okuyordu. Onların önceden yapmış olduğu hazırlıklar vardı, gittik oraya yerleştik. Sadece babamın inşaattan aldığı aylıkla gecekonduda kirada oturup, çalışıyordum.”
 
İlkokuldan sonra okulu bırakarak birçok işte çalışan Rıza Altun, bu dönemi şöyle anlatır: 
 
 “Sürekli çalıştım. Muhtelif yerlerde, günü birlik işlerde sürekli çalıştım. Ta devrimci olana kadar çeşitli aralıklarla da olsa sürekli çalıştım. İlkokuldan sonra 1974’e kadar sürekli bir çalışma durumu oldu. 12 Mart’ın ardından devrimci ortam yeniden gelişti. Bu ortama girme durumu söz konusu oldu. Daha çok profesyonel devrimcilik başladı. Ondan sonra çalışma durumu olmadı.”
 
Ve Ankara'nın Tuzluçayır semtinde yeni bir dönem başlar. Sadece Rıza Altun'un devrimciliğe yönelmesi değil, aynı zamanda Tuzluçayır'ın dönüşümü için de yeni bir dönem olur. Tuzluçayır, Ankara'nın doğusundaki Mamak ilçesinin sınırları içerisinde yer alır, hapishanesi ve büyük çöplüğüyle bilinir. Oysa asıl kimliğini ne hapishaneden neden çöplükten almıştır. Gecekondu bölgesidir Mamak. Kürdistan'dan, Anadolu'dan gelen çoğu Alevi yoksulların, bir gecede inşa ettikleri gecekondularla bilinir. Tuzluçayır ise Mamak'ın sol kalbidir. 
 
 “Ankara'ya ilk geldiğimiz yıllarda epey zorlandık. Özellikle benim annemin giyim kuşamı, tamamen Bingöl, Dersîm giyim kuşamıydı. Puşisiyle, elbisesiyle, giyimi kuşamı tam bir Bingöl, Dersîm giyim kuşamıydı ve bunu değiştirmesi mümkün değildi. O an hiçbir toplumsal koşulunu değiştiremezdi.” 
 
KİMLİĞİNE YÖNELİK SALDIRI
 
Altun ailesinin köyden yeni gelen fertleri, semtin yerleşik sakinleri tarafından hoş karşılanmaz. Kürtçe konuşmaları, Hatice Ana'nın Kürt kıyafetler giymesi nedeniyle hakarete uğrarlar.
 
 “Kürtler Türkçe bilmediği için sürekli bir aşağılanma durumu vardı. Kendi içine almama, toplumun kendi içine almama durumu yaşanıyordu. Bu çok zorlayıcıydı. Özellikle çocukların toplumla bu temelde kaynaşma durumu olamıyordu. Günlük ilişkilerde reddediliyordu, aşağılanıyordu ve kovuluyordu. Bundan daha kötüsü, annemin bu kez çok aykırı. Kürtlerle tanışmadığı için, ilk defa öyle bir şey görmek, ilgi odağı oldu. Bu ilgi odağı, sempatiden çok, bir reddetme, bir aşağılama, bir hakaret etme durumuna dönüştü. O zaman bizim evin etrafında küçük çocuklar sürekli bizim etrafını, ‘Kürtler, Kürtler’ diye taşlıyordu. Annem sokağa çıktığı zaman çocuklar peşine takılıyorlardı.”
 
 
MÜCADELE İLE BULUŞMA 
 
Bir süre sonra verilen tavizler karşılığında zorluklar aşılır. Rıza Altun'un devrimci düşüncelerle tanışması da bu dönemde olur. 70'li yılların tanınan devrimcilerinin yolunun bir biçimde Tuzluçayır'dan geçmiş olması, Rıza Altun gibi gençleri de etkiler.
 
 “68'lerin sonuna doğru Tuzluçayır’da, siyaset daha çok girmeye başladı. Bilinçli bir yaklaşıma dönüştü. Artık olayları, olguları korkmadan devrimcilikle ifade eden ve böyle kabul eden, en kaba bir devrimci çerçeveyi çizen ve bunu benimseyen bir hava oluşmaya başladı ve kabul gördü aslında. Devrimcilik peşinde sempati topladı. Olaylar hızla gelişmeye başladı, işte Mahir Çayan, Deniz Gezmiş olayları çok gelişti. Bu iyi bir hava yarattı. Çünkü İbrahim Kaypakkaya orada oturuyordu. Ailesi Tuzluçayır’ın alt yolunda oturuyordu. Hüseyin İnan Tuzluçayır’da oturuyordu. Bununla bağlantılı birçok devrimci o dönemde Tuzluçayır’a gidip geliyordu. Bir yanda mevcut durumlar, diğer yandan devrimci önderlerle temas kurma durumu oldu.”
 
Rıza Altun'un örgütlü yapılarla ilişkilenmesi 1973 yılında olur. O artık bir Deniz Gezmiş sempatizanıdır. THKO sempatizanlarının buluştuğu Tuzluçayır ve Maltepe'deki derneklere gider.
 
“Ben o derneğe gittikten sonra, bir daha çıkmadım. Bir daha işe de gitmedim. Eski alışkanlıklarımı da sürdürmedim. Eski alışkanlıklarım da vardı. Çalışıyordum, kazandığımla sadece kendim yaşıyordum. Bireysel bir yaşam… O atmosfere girdiğim andan itibaren ne eski yaşamla ilişki kurdum ne de çalıştım. Bir daha da o dernekten çıkmadım.” 
 
Mahalleden tanıdığı birçok arkadaşının o derneklere gittiğini görür. Sözünü ettiği kişiler, ileride Tuzluçayır'ın Apocuları olarak şekilleneceklerdi.
 
 “Bugün bizim arkadaşların hepsi vardı hemen hemen. Hasan Şerik vardı, o zaman derneğin saymanıydı. Doğan Kılıçkaya vardı. Şehit Ali Doğan Yıldırım vardı. O aktif faaliyetler yürütüyordu. Yine O’nun abisi Ali Rıza Yıldırım vardı. Herkes vardı, bugün bizim partinin içinde olan birçok arkadaşla, halen yaşayan arkadaşla, bunun dışında da Türkiye solundan tanığım birçok kesim o dernekte toplanmıştı.” 
 
1975 yılı, tanıdığı ilk “Apocu” Kemal Pîr'dir. Bu tarihten sonrası Kemal Pir'in Tuzluçayır'da Apocu grubu kurması sürecidir. Bir ev kiralar. Evin müdavimlerinden biri de Rıza Altun'dur. Kemal Pir, grubunu kurar ancak grubun hangi düşünceleri savunacağı konusunda tercihi onlara bırakır.
 
 “Hepimiz zamanla kayıtsız koşulsuz Kemal Pir’e sempati duyduk. Fakat Kemal Pir’in çizgisini bilmiyoruz. Bazı şeyler ima ediyor, ama gerçek anlamda neyi savunduğunu bilmiyoruz. Eylem yapalım, faşistlere karşı mücadele edelim, çeşitli dernekler ve akımlara karşı mücadele edelim. Bizimle sadece genel devrimcilik bir ilişkisi hakimdi. Bir şey anlatmadı bize. Bir gün çağırdı, bir şey konuşacaktık, oturuyorduk. ‘Ben gidiyorum, bir süre gelmeyeceğim’ dedi. ‘Sizden kimliğinizi biraz tanımanızı istiyorum’ dedi. ‘Biraz kendinizi tanısanız, Kürtlüğünüzü tanısanız… Belki zamanla yine görüşürüz’ dedi. Çekti gitti, bir daha görmedik.” 
 
Bir süre sonra başka bir Apocu ile tanışır. 1976 yılının başlarıdır. Bu kez gelen Haki Karer'dir.
 
 “Rıza Güzel diye bir arkadaşım vardı, O’nun bir küçük yeğeni vardı. ‘Biri bizim eve gelmiş, sizi arıyor, sizinle görüşmek istiyor’ dedi. ‘Beni Kemal Pir gönderdi’ diyor. Biz gittik, bir arkadaşla karşılaştık. Tip olarak da giyim olarak da çok ilginç geldi. Üstünde bir parke, bir pantolon, ilginç bir bıyıkları vardı, ortası boş. ‘Beni Kemal Pir göndermiş, kendisi bir yerdedir, sizi de bekliyor, görüşmek istiyor’ dedi. Biz tabi Kemal Pir ismini verdiği için güvendik. Bir yandan da bu kim diyoruz, meğerse Haki Karer arkadaş…” 
 
ABDULLAH ÖCALAN İLE TANIŞMA 
 
Haki Karer, Rıza Altun'u Anıttepe'de bir eve götürür. Ev, bir anlamda Apocuların buluştuğu bir örgüt evidir. Evdekiler pür dikkat konuşmacıyı dinliyor. Rıza Altun konuşmacının kim olduğunu merak eder. O kişi Abdullah Öcalan’dır. 
 
“Birisi vardı, çok hakim konuşuyordu. Ben de merak ediyordum. ‘Acaba Apo kimdir?’ diyordum. İkide bir soruyordum, ‘Acaba Apo kimdir’ diyordum, ‘Ben de bilmiyorum’ diyordu. ‘Apo var mı?’ diye merak ediyordum. Kemal Pir bana gülerek gösterdi, ‘O çok konuşan, hakim konuşan arkadaş’ dedi. Ben o gece başkanı tanıdım. Ama hareketleri bana çok ilginç geliyordu, çok hakim, kendinden çok emin konuşan, herkesin de saygıyla dinlediği bir durum yaratıyordu. Evde bir örgüt havası yok, bir gençlik evi gibiydi. Biz Kemal Pir ile eski arkadaş olduğumuz halde, o ev havası içerisinde sohbet edemiyorduk. Önce salonda biraz genel konuştular, ondan sonra birkaç arkadaşla bir odaya gidip, tartışmayı sürdürdüler. Başkanı da ilk kez o zaman gördüm. Bu kez, artık ilişkilerimiz bilinçli ve daha örgütsel, kopmayan bir ilişkiye dönüştü.” 
 
Rıza Altun, Anıttepe'deki toplantı ardından artık bir Apocudur. Apocu bir militan olma yolunda ilerleyen genç Rıza Altun, 22 yaşında Kürdistan gerçeğiyle tanışır. 6 yaşından beri Tuzluçayır'dan çıkmayan Rıza Altun için yeni bir dönem başlar. 1976'nın sonlarında Dîlok'a gider.
 
SAVAŞI DEVRİME ÇEVİRMEK
 
 “Kemal Pir’i dinleyip de O’nun etkisinde kalmamak, O’nun söylediklerinin heyecanına kapılmamak mümkün değil. Oldum olası, ilk karşılaştığımız andan itibaren bende korkunç bir etkisi vardır. Bir gün Kürdistan’dan gelmişti, ‘Artık yeter, gidip Kürdistan’da devrim yapmak gerekir’ dedi. Bizim amacımız da oydu, Kürdistan’da devrim yapmaktı. Kürdistan’a gitmek gerekir. ‘Arkadaşlar orada faaliyet yürütüyor, siz de artık ülkeye gelseniz, mücadeleye katılsanız iyi olur’ dedi. Bu tabi benim anlattığım gibi değil, son derece acitatif bir şekilde, son derece sıcak devrim perspektifi ile anlatıyor. Bir de Kürdistan bir savaş ortamı üslubuyla anlatıyor. Bende öyle bir imaj oluştu ki sanki Kürdistan muazzam bir savaş durumu yaşanıyor, gidip o savaşı bir devrime çevirmek sanki çok uzun bir süreye yayılmayacak gibi bir izlenim yarattı bende. O zaman Ankara’daydı halen. Söyledim, ‘Zaten biz de öyle bir şey istiyoruz’ dedim. ‘O zaman sen Antep’e git’ dedi."
 
Rıza Altun yalnız değildir. Bir grup Apocu Dîlok'tadır. İmkanları yok denecek kadar kıttır. Ama inançla, kararlılıkla devrimcilik yapmakta ısrar eder. 
 
“O zaman Antep’in Yukarıbayır Mahallesi’nde bir ev kiralamışlardı. Eve gittik, baktım ev 2-3 odası var, çırılçıplak, yere serecek hiçbir şey yok. Sadece bir iki tane yatak var, beton üzerine konulmuş, 5-6 kişi iki yatakta yatıyor. Tuğladan yapılmış, el yapımı bir ısıtıcı var. Başka birşey yok, sandalye bile yok. Mutfak bölümünde zaten hiçbir şey yok! Şimdi öyle bir süreç yaşadık. Ama bununla birlikte de artık yavaş yavaş alışmaya başladık Antep’te. İlk Kürdistan’a gidişimiz böyle oldu.”
 
Rıza Altun çok geçmeden, Dîlok'ta faşistlere karşı düzenlenen eylemlerde yerini alır. Ankara-Dîlok arası mekik dokur. Geçirdiği bir trafik kazası nedeniyle 1 yıl gibi uzunca bir süre hareket edemez. Zaten arananlar listesine girmiştir. Haki Karer'in şehadetinden sonra yeniden döner Dîlok'a. Kendisine yakın arkadaşlardan oluşan eylemci bir grup örgütler. Karakollara, faşistlerin mekanlarına, ajanlara dönük eylemlerin örgütleyicisi ve uygulayıcısıdır artık. Çok geçmeden yeni bir görev için Curnê Reş, yani Hilvan'a geçer. Hilvan'da Süleymanlar ailesine, Sêwereg'de de Bucaklara karşı verilen direnişte yerini alır. 
 
DİYARBAKIR CEZAEVİ 
 
Rıza Altun'un mücadele yaşamında 13 yıllık bir esaret süreci vardır. 1978'de Curnê Reş'te gözaltına alınır. Tam bir yıl işkenceli sorguda kalır. 12 Eylül darbesiyle birlikte işkenceler daha sistematik hale gelir. Bir yılı işkencede olmak üzere Diyarbakır Cezaevi’nde 5 yıl tutulur.
 
 “Yargılandım ve idam cezasına çarptırdılar. Benim mahkemem Yargıtay’a gitmişti. 85’in başında Adana davası başladı. Adana davası başlayınca, beni Mersin’e götürdüler. Orada yargılamam vardı. Ondan sonra Mersin’de kaldım, yargılandım. Orada cezaevi direnişleri oldu, çeşitli sürgünler yaşadım.” 
 
DİPLOMATİK ÇALIŞMALAR
 
Cezaevi yaşamı, direniş ve sürgünlerle doludur. Adana, Mersin, Sinop, Eskişehir, Dîlok hapishanelerinde hep direniştedir. Bir yıl içerisinde 173 gün boyunca açlık grevinde kalır. 1981'deki açlık grevinde olduğu gibi, 1982'deki ölüm orucu direnişinde de yerini alır. 1991'de tahliye olur. Kısa bir süre sonra Abdullah Öcalan’ın bulunduğu alana geçer. PKK’nin 13 yılda yaşadığı değişimle karşılaşır, anlamaya çalışır. 2 yıl boyunca Abdullah Öcalan’ı diplomatik çalışmalarında hazır bulunur. 1993 ateşkes ilanının duyurulduğu basın toplantısında da vardı. 1994 baharında PKK'nin İran temsilcisidir. Aynı zamanda Kürdistan Halk Kurtuluş Ordusu (Artêşa Rizgariya Gelê Kurdistan- ARGK) mensubudur.
 
1999 yılında Avrupa'ya geçer. 7 yıl boyunca Avrupa'dan çalışmalarını sürdürür. Kısa bir süre Fransa'da gözaltında kalır. Fransa’da kalmasına izin verilmez. Rıza Altun, 2007 yılında Federe Kürdistan Bölgesi’ne geri döndü. Yaşamını yitirdiği ana kadar, askeri, siyasi ve ideolojik alanlardaki görevlerini sürdürdü.
 
MA / Özgür Paksoy

Diğer başlıklar

14:15 İmamoğlu’na Akın Gürlek davasında ceza
14:04 Kadın Zamanı Derneği’nden ‘ayna’ atölyesi
14:00 İmralı Heyeti ile Bahçeli görüşmesi başladı
13:56 Kadın Zamanı Derneği’nden ‘ayna’ atölyesi
13:18 İmralı Heyeti ile Gelecek Partisi görüşmesi: Hepimiz çaba göstermeliyiz YENİLENDİ
13:15 İsrail’den Şam'a hava saldırısı
13:14 DEM Parti Eş Genel Başkanları Kandıra’da
13:07 Zeytinlikler için Meclis önünden seslendiler: İşgal yasasını durdurun
13:01 Bergama'da orman yangını: Müdahale sürüyor
12:11 İmralı Heyeti ile Davutoğlu görüşmesi başladı
12:04 SOHR: Süveyda'da ölü sayısı 248'e yükseldi
11:51 İmralı Heyeti: Adalet Bakanlığı’nın süreçte rolü çok kritik YENİLENDİ
11:48 Şemrex’te çocuk etkinliği
11:29 Elkê'de 5 bölgeye ‘güvenlik’ yasağı
11:16 İmralı Heyeti ile Adalet Bakanı Tunç görüşmesi başladı
11:10 Şile Belediye Başkanı görevden uzaklaştırıldı
10:22 Beylikdüzü Belediye Başkanı ATK’ye sevk edildi
09:52 Holloway: Kürt hareketinin her adımı dünya halkları için bir umut ışığı
09:49 Silahını imha eden Aydın'ın ağabeyi: Aramızda görmek istiyoruz
09:16 Manisa'da orman yangını
09:12 ‘Her ay 262 bin kişi bankada yasal takibe düşüyor’
09:10 Eğitim Sen: Anadilde eğitim için 'barış müfredatı' gerekli
09:08 TTB 'Barış İzleme ve Sağlık Çalışma Grubu' kuracak
09:07 Agirî’de 100'ü aşkın buluşma: Halk yasal düzenleme bekliyor
09:06 Zırhlı araçla katledilen Miroğlu davasında bakanlık 'izni' bekleniyor
09:03 Tarihi törene şahitlik etti: Devlete değil, kendimize güvenelim
09:00 16 TEMMUZ 2025 GÜNDEMİ
08:56 DEM Parti: Dürzilere yönelik saldırıları kınıyoruz
08:53 ‘Öcalan’la görüşmek istiyorum’ kampanyasına Arjantin’den destek
08:34 Zaxo'da petrol sahasına saldırı
08:15 Birçok kentte yangın: Yerleşim yerleri tehdit altında
15/07/2025
23:11 ‘Demokratik Halk Buluşmaları’ sürüyor
21:33 Barrack: Süveyda'daki çatışmalar endişe verici
21:01 Süleymaniye’de ‘Kürt Kadınlarının Dünü ve Bugünü’ paneli
20:42 Sabahat Tuncel: Mücadele bitmiyor, araçları değişiyor
20:21 Kadınlardan polis şiddetine karşı açıklama: Gerçek bir barışta ısrarcıyız
20:01 Çanakkale’de yangın nedeniyle 3 köy boşaltıldı
18:52 Sosyal Bilim Akademisi çalışmalarına başladı
18:44 Parmağı kırılan tutsağa 7 ay sonraya randevu verildi
18:42 İmralı'ya gidecek heyet belirlenecek, koordinasyon kurulacak
18:21 Kürtçeye dönük saldırı birçok kentte protesto edildi
18:09 Gazi Yaşargil Hastanesi’nde bir haftadır klimalar bozuk
18:01 Eskişehir'de maden yasasına karşı yaşam nöbeti
17:56 3 tutsak idam edilme riskiyle karşı karşıya
17:38 Süveyda’da 116 kişi yaşamını yitirdi
16:49 Çiğdem Kılıçgün Uçar: Aleviler bu sürecin kalbindedir
16:38 Ayşegül Doğan: Muhalefet de iktidar da sürece sorumlulukla yaklaşmalı
16:04 Bekaa bombalandı
15:56 TTB'den sürece dair 4 acil talep
15:26 İsrail'den Süveyda'ya hava saldırısı
14:43 Yangınlar nedeniyle Gediz Elektrik hakkında suç duyurusu
14:40 Keprê Yaylası’nda ‘Demokratik Toplum’ buluşması
13:34 Şam'dan Süveyda açıklaması: Ateşkes ilan edildi
13:27 Kürtçe müzik dinleyen ailenin darp edilmesine ilişkin Meclis Araştırması istemi
13:23 Dürzi Ruhani lider: Adımıza yapılan açıklama irademizi yansıtmıyor
12:39 Sudan’da bir köye dönük saldırıda 48 sivil katledildi
12:37 Kürtçe müzik dinleyen ailenin darp edilmesi protesto edildi
12:12 Şam güçleri Süveyda’ya girmeye başladı: Yasak ilan edildi
11:17 Meteorolojiden sağanak yağış ve fırtına uyarısı
11:12 DEM Parti tarihi tören gündemiyle toplandı
10:53 Manisa ve Balıkesir'deki yangınlar söndürüldü
10:50 İsviçreli siyasetçi Pagani: Süreç için uluslararası kamuoyu sorumluluk almalı
10:48 RTÜK'ten ceza gerekçesi: Güvenlik ve kamu düzeni
10:26 Semsûr'da orman yangını
10:02 İki ayrı soruşturma kapsamında 69 ilde gözaltılar
09:34 Hastaneden tıbbi malzemenin çalınma görüntülerine MA ulaştı
09:28 Ekolojistler: Doğaya saldırıların durması için bu süreç bir fırsat
09:23 SOLDEP, Barış ve Demokrasi Komisyonu kuracak
09:21 Wan Baro Başkanı Özaraz: Adalet Bakanlığı’na Öcalan’la görüşme talebimiz olacak
09:19 Kürtçe müzik dinlediği için darp edildi: Polisler ‘teröristsiniz’ diye bağırdı
09:18 Hasta tutsağın koğuş talebine 'temsilci' engeli
09:15 Gazeteci Ammar: Özerk Yönetim, Şam’ı yönetmeye hazır
09:11 ÖHD’li Nagehan Avçil: ‘Umut hakkı’nın tanınması sürece katkı sağlar
09:10 Newala Qesaba betona gömülmek isteniyor
09:09 Hukukçu Margaret Owen: Öcalan'ın özgürlüğü şart
09:08 Sit alanındaki sanayi inşaatı itirazlara rağmen sürüyor
09:07 Töreni takip eden Mızrak: Yasal düzenlemeler hızla hayata geçmeli
09:04 Barrack'ın açıklaması ABD, İngiltere, İsrail'in Ortadoğu planını deşifre ediyor
09:03 PJAK görüşmesini anlattı: Özgürlük ulusal birlikle mümkün
09:00 15 TEMMUZ 2025 GÜNDEMİ
14/07/2025
23:20 'Demokratik Toplum Buluşmaları’ sürüyor
22:40 ODTÜ’de '33 Düş Yolcusu' yürüyüşü: 33’ler yaşıyor
22:07 Tülay Hatimoğulları’ndan ‘ittifak’ iddialarına yanıt: Kesinlikle böyle bir şey yok
20:15 BM raporu: Türkiye'nin yüzde 88'i çölleşme riskiyle karşı karşıya
19:21 Kürtçe müzik nedeniyle darp edilenler için açıklama
18:29 İsrail ordusu Süveyde’de Suriye tanklarını bombaladı
18:13 KDP-YNK toplantısı sona erdi
18:04 KESK’ten işten atılan işçilere ziyaret
17:42 DEM Parti İmralı Heyeti Adalet Bakanı ile görüşecek
17:19 Muhittin Böcek hastaneye kaldırıldı
16:53 Licê kırsalında yangın
16:48 14 Temmuz direnişçileri birçok kentte anıldı
16:40 Adliye nezaretinde tutsağa asker şiddeti
16:38 DEM Parti İmralı Heyeti’nden ‘görüşme notu’ açıklaması
16:29 Kürtçe şarkı gerekçesiyle şiddet uygulayan polisler hakkında İHİK’e başvuru
16:05 DBP: Kürtçe şarkı dinleyen aileyi darp eden polisler açığa alınmalı
15:57 Kongra Star: Suriye’nin teminatı demokratik adem-i merkeziyetçiliktir
15:36 Polis şiddetine maruz kalan avukattan suç duyurusu
15:19 Ahmet Özer’e ‘kent uzlaşısı’ davasından tahliye
15:12 Metro Merkezi: 6 ayda 100 kişi gözaltına alındı
14:34 Kürtçe şarkı dinledikleri için darp edilen 3 kişiye tutuklama talebi
14:17 KESK 30 ilde sahaya iniyor
14:05 MEBYA-DER Şirnex’te yeni yönetimini belirledi
13:31 Türkiye 'kötü enflasyon' sıralamasında dünya 6’ncısı
13:14 595 bin genç eğitim ve iş bulma umuduyla göç etti
12:50 QSD: Süveyda'da derhal ateşkes sağlanmalı
12:18 Kanser tedavisi gören gazeteci hayatını kaybetti
12:05 KDP ve YNK arasında üst düzey toplantı
11:57 Şebnem Korur Fincancı: Meclis'te kurulacak komisyonda STÖ'ler de olmalı
11:33 Ölen asker için verilen tazminat HPG’lilerin ailelerinden istendi
10:35 Süveyda’da çatışma: 37 ölü
10:32 İngiltere'de Palestine Action'a yasak: Haksız bir yasa çıkarıldı
10:19 Endonezya'da 6.7 büyükliğünde deprem
09:14 İzmir'de yangın karayoluna ulaştı
09:02 Cilbiya ve Biliga'da günde 270 ton ağaç kesiliyor
09:01 Pirsûs’ta yaralandı, adalet mücadelesinde tutuklandı
09:01 DBP, DEVA, SAADET: Komisyon ve hukuki adım süreci uzatılmamalı
09:00 Wanlılardan devlete çağrı: Söz değil resmiyet bekliyoruz
09:00 14 TEMMUZ 2025 GÜNDEMİ
09:00 İmralı Heyeti'nin Özel ve Bahçeli ile görüşme tarihi belli oldu
08:18 ‘Demokratik Toplum’ buluşmasında halkın önerileri alındı
08:10 Şile Belediye Başkanı tutuklandı
13/07/2025
22:17 DEM Parti’den 4 kentte halk buluşmaları
21:38 14 Temmuz direnişçileri anıldı: Mücadele devam ediyor
21:08 Alçiçek 16 yıl sonra memleketinde karşılandı
20:37 Dîlok'ta Pirsûs anması
20:27 Özerk Yönetim’den Şam yönetimi ile görüşmelere ilişkin açıklama
19:47 TJA ve DEM Parti’den İzmir’de kadın atölyesi
19:39 İzmir Urla’da ormanlık alanda yangın
19:25 Meteorolojiden ‘sıcak hava dalgası’ uyarısı
18:41 İsrail’in saldırılarında 24 saatte 139 Filistinli ölü
18:02 Erdoğan: Yeni dönem tüm siyasi aktörlere mesuliyetler yüklüyor
17:42 Mêzgêr’de orman yangını
17:32 MHP’li Yıldız’dan ‘Kürt-Türk kardeşliği’ vurgusu
17:26 ‘14 Temmuz Demokratik toplumun kıvılcımı oldu’
17:01 Kadınlar doğalarını korumak için kepçelerin önünü kesti
16:50 Hesendîn’de madene karşı direniş sürüyor
16:16 İspanya Ahmet Dikmen’i tutukladı: Türkiye’ye iade riski var
16:08 Pirsûs Katliamı’nda yaşamını yitirenler anılacak
15:48 ‘Aleviler ve Kürtler inkara karşı direndi’
15:48 Zîlan’da katledilenler anıldı
15:43 Balıkesir'de orman yangını
15:31 Tiloran Yaylası’nda ‘Demokratik Toplum’ buluşması
15:26 Qazî Mihemed Müze ve Kültür Evi açıldı
15:03 AATUHAY-DER kongresini gerçekleştirdi
14:32 Çelik Erdoğan’ın sözlerine açıklık getirdi
14:07 Tetwan Belediye Eşbaşkanları: Kürt kültürü çalışmalarımız sürecek
13:34 Gimgim’de aşure pay edildi
13:03 İran medyası: Pezeşkiyan İsrail saldırısında yaralandı
12:23 Zilan Katliamı ile yüzleşme çağrısı