AMED - Amed’te basın ile bir araya gelen EMEP Genel Başkanı Seyit Aslan, komisyona biran önce Abdullah Öcalan ile görüşmesi çağrısında bulundu. 

 

Emek Partisi (EMEP), Güneydoğu Gazeteciler Cemiyeti (GGC) Lokalinde basın ile bir araya geldi. “Saraya rejimine karşı emek, barış, özgürlük için birleşmeye ve mücadeleye çağrı” bildirgesinin açıklandığı buluşmaya EMEP Genel Başkanı Seyit Aslan ve çok sayıda gazeteci katıldı. 

 

Burada konuşan EMEP Genel Seyit Aslan,  yaşam koşullarının her geçen gün zorlaştığını belirterek, “Türkiye Saray rejimi altında adım adım karanlık bir geleceğe doğru sürükleniyor. Tek adam yönetiminin izlediği iç ve dış politika, uyguladığı ekonomik program başta işçi sınıfı olmak üzere bütün halk kesimleri için yaşam koşullarını her geçen gün daha fazla katlanılmaz hale getiriyor. Ekonomik ve politik haklar için verilen her türlü mücadeleyi bastırabilmek, muhalefet güçlerini tasfiye edebilmek için kendi anayasasını ve yasalarını bile tanımıyor. Mevcut koşullarda Türkiye bir dönüm noktasında, bir yol ayrımındadır. Ya ülke sömürü ve zorbalığının koyu egemenliği altında faşist bir rejimin karanlığına gömülecektir; ya da sömürülen ve ezilen halk kitleleri hep birlikte direnerek bu saldırıyı püskürtecek ve halk egemenliğinin önü açılacaktır” dedi.

 

YASAKLAR ÜLKESİ

 

Yasaklar ülkesinde yaşadıklarını dile getiren Aslan, “23 yılda en fazla yoksullaşan işçiler olurken, sermayedarlar ise parasına para kattı. İşçi cinayetinin yoğun bir şekilde yaşandığı süreçten geçiyoruz.  En son Kulp’ta 4 işçi yaşamını yitirdi. Soma davasında tutuklu kimse kalmadı. Son bir yılda 800’e yakın çocuk işçi yaşamını yitirdi. İşçi ve emekçilerin yaşamını yitirdiği emperyalistlerin ise daha da zengin olduğu bir süreci yaşıyoruz” dedi. 

 

ANTİDEMOKRATİK SÜREÇ

 

Demokrasinin rafa kaldırıldığı bir süreci yaşadıklarını kaydeden Aslan, antidemokratik süreçlerin yaşandığına işaret etti. Aslan, “Halkın oyu ile seçilen belediye eşbaşkanları, muhtarlara kayyım atanması devam ediyor.  Halen kayyımlar görevde. İktidarın seçme ve seçilme hakkını tümüyle elimizden aldığı bir süreç. Bu iktidarın 23 yıllık karnesi, baskı, zulüm, gözyaşı ve adaletsizlikler ile dolu. Bu iktidar Ortadoğu’da emperyalistler ile işbirliği içine girmiş. Koltuk değneği görevi üstlenmiştir. Ve bu minvalde adımlar atıyor.  Siyonist İsrail’in saldırıları karşısında 3 maymunu oynadı. ABD’nin önüne koyduğu projeleri harfiyen uydurmaya çalıştı” diye konuştu. 

 

'KOMİSYON İMRALI’YA GİTMELİ'

 

Devletin adım atmamaktaki ısrarının sürece zarar verdiğini kaydeden Aslan, “Bahçelinin mecliste DEM Parti milletvekilleri ile tokalaşması sonrası başlayan süreçte Kürt siyasi hareketinin aldığı çok önemli kararlara tanık olduk. Kürt siyasal hareketi ve onun önderliğinin kendi cephesinde attığı çok önemli adımlar var. Ancak iktidar bırakın adım atmayı daha da katı bir hal almış durumda.  Halen cezaevinde rehin tutulan siyasiler var. Suriye’deki Kürt halkının kazanımlarını ellerinden almaya çalışıyor. Barış ve demokrasi mücadelesi yürütenlerin kazandığı mevziler ellerinden alınmaya çalışıyor. Biran önce siyasi tutsakların serbest bırakılması gerekiyor. Abdullah Öcalan’ın koşulların düzeltmesi gerekiyor.  Komisyonun da biran önce Abdullah Öcalan ile görüşmesi şart. Kürt ulusunun eşit halklar temelinde tanınması gerekir” diye konuştu.